Web Analytics

Tema düzenleyici

Kendi derdim değil Türkiye/Dünya ile ilgili, günümüz dünyası

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan Logan
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
  • Cevaplar Cevaplar 25
  • Görüntüleme Görüntüleme 439
Bazen, içimizde birikenleri dışa vurmamız gerekiyor. Hani derler ya, "Erkekler ağlamaz," falan... Geçsinler bunları. Hayat, şovalyemiz kendimiz olunca daha da bir zorlaşıyor. Kimse bizi pohpohlamıyor, el bebek gül bebek muamelesi yapmıyor. Kadınların değerini onlara veren bir dünya düzeni var. Bizse 1-0 geriden başlayıp, kendi karakterimizi ortaya koymaya çalışıyoruz. Yani bildiğiniz bayat hayat.

Abilikler, babalıklar, dostluklar, ilişkiler, şu kanka kelimesi...
Bir de sosyal medya var tabii. Hepimiz o mükemmel hayatların içinde kaybolup gidiyoruz. "Nerede o eski insanlık," diyoruz ama değişen sadece biz miyiz?

Hayat çok gerçek, yaşadıklarımız, pişmanlıklarımız, vazgeçtiklerimiz... Belki de hepimiz ayrımcılık içinde, soğuk bedenlerimizle dünyaya geldik, sonradan gözümüzü açtık. Kurban psikolojisi de bir işe yaramadı, yaşadığımızı bizden başka kimse bilemez. Geçmiş depresyon, geleceğim kaygı, şu anım... Bir şeyler. Ya duvara çarptık, ya da birilerinin uydusuyduk. Şimdi derimizi değiştirip yeniden kaynamaya başladık. Bazen de derdimiz ne bilmiyorum.

Beklentilerle yaşamamak lazım, kimseyi ciddiye almamak lazım, ama en önemlisi de insanları ciddiye almak lazım. Garip bir cümle, biliyorum, ama ne demek istediğimi anladınız sanırım. Şimdilerde dünyada ilgimi çeken pek bir şey yok. Başarılı olmak istediğim çok şey var ama sistem sanki buna izin vermiyor. Ya da başarılı olursak bu etik değil, ahlaki değil gibi bir sürü kompleks konu... Zincirin dışında kalıyoruz, merkeziyetsiz bile olamıyoruz. Sanki Matrix'in tavşan deliğinde, kapitalist bir dünyada, nelere maruz kalıp, nelere emirlere uyup uymamamız gerektiği, başarılarımızın nasıl olması gerektiği, ilişkilerimizin nasıl olması gerektiği gibi bir sürü saçma sapan ideoloji, yargı ve norm var. Ve sistemdeki bir sürü köle bunlara uyduğu için, uymayanlar da zincirin dışında kalıyor.

Ne mi yapıyorum şimdi? Hangi beklentimi hayatımdan çıkarmalıyım, kime ne samimiyet borcum var diye düşünüyorum. Bir yandan da, tam 'saldım çayıra' diyeceğim, bütün fırsatların önümden kayıp gideceğini hissediyorum. "Arzulayıp eyleyemeyen hastalık üretir," der Buddha. Belki de haklı. Ve Spinoza da "Kendini kaybetmek" derdi. Belki de tüm bu arayışlar, kendini kaybetmemek için bir çaba. Ama işte her şey çok garip, çok karmaşık ve anlatacak çok şey var, anlatacak hiçbir şey de yok gibi."
 
Günümüz Türkiye ve dünyası konusunda yazacak çok şey var ama bu kadar ile sınırlı tutayım gerisini siz getirin.
Fikrimce yazmak istediğin ne varsa konu aç ve anlat, hepimiz yazalım.
Keşke yazabildiğimiz kadar anlaşılabilsek değil mi?
 
Kardeşim, yazalım konuşalım ama keşke herşey iyi olsa düzelse, birkaç kişi bu konuda dert anlatacaz beklentilerimizi yazacaz öyle kalacak.

Bilmiyorum ama kıyamet bence hiç olmadığı kadar yakın.

İnsanlar yaşıyor ama ruhları yok.

Ben ömrümde bu kadar sıkıldığımı üzüldüğümü hatırlamıyorum 2024 benim için bir felaket oldu.

30 yıllık çocukluk arkadaşımı kaybettim 2022 ağustos sonunda aşırı alkol almış araba kullanırken kaza yapmış ölüm haberini gecenin sabahında aldım, 2003 te kurtlar vadisini beraber izliyorduk beraber yiyip içip dolaşıyorduk, 2023 sonunda kıymet verdiğim bir abimi kaybettim.

Kısacası hayattan zerre keyif almıyorum, sorun eskiye dönmekte değil icat yapılıp 2000 yılına dönsek şuan yaşadıklarımızda birlikte gelecek geri dönsek bile o dönemdeki huzur yine olmayacak hepsi geride kaldı.

Ben 2024 te dünyanın yalan olduğunu kabullendim cidden dünya yalan dünya, şuan maddi sorunum var 6.000.000₺ belki para değil diyeceksiniz ama benim maddi sorunumu %70 oranında çözer baya düzeltir ama inanın psikolojik olarak 5-6 ay rahatlatır sonra eskisine geri döner psikolojim, hayat benim için anlamını kaybetti.



Şunu izleyin sadece Enes kanalı, bu videosu çok dikkatimi çekti.

Çocukluğumun önemli kısmı Jim carrey filmleriyle geçti, araştırdım oda boşluğa düşmüş dedim nasıl? Nasıl bu adam bu hale gelir?

Geliyormuşsun işte, bende geldim.

Çukurumu dolduracağım günü bekliyorum.

İnanın bana dünya boş şuan fark etmemiş olabilirsiniz birgün her insan dünyanın boş yalan olduğunu anlayacak.

Ben 36 yaşımda 2024 te anladım, kabul ettim, hayattan beklentimde kalmadı.
İnan bana sen ne yaşıyorsan birçok kişi aynısını yaşıyor. Bende tabii ki.
Şöyle bir durup ne oluyor ya deyip günde bak şaka yapmıyorum en az aklıma 50 kere intihar etmek geliyor. Onun da sonu yok. Zaten yaşamaya değil ölmeye geldik bu dünyaya. Kendimiz için de gelmedik herkes herkese dokunsun ve yaradanı hatırlasın diye. Yine de sınavın başında değiliz. Sonunda olmakta bizim bileceğimiz iş değil. Bir şekilde bizim istediğimiz gibi olmayacak hele onu biliyorum.
 
Neyi kabullenemiyorsun
Narsistik bir anne ve narsistik bir kardeşle yaşamak zorundayım. Her şeye rağmen insan kalmaya çalışan, etik olmaya ve derdimi anlatmaya çabalayan ama bir adım bile ilerleyemeyen biriyim. Dertlerimi kimseye anlatamıyorum ve sürekli onların geleneksel yargılarına maruz kalıyorum. Ülkenin ekonomik ve insani açıdan kötü bir duruma doğru gittiğini görüyorum. Mükemmeliyetçi ve erteleyici bir yapım var. Tüm travmalarımın aileden kaynaklandığını biliyorum, ama yine de hayallerim için bir şeyler yapma isteğim var. Elimde olmayan konulara karşı inatla mücadele ediyorum. Sabaha kadar yazabilirim ama hayatım, anlatmaya çalıştıkça detayların kaybolduğu bir süreç gibi. Her yeni gün bunlar daha da fazla olmaya başlamadı, hep bu şekilde kademeli olarak devam etti. Sonu da garip bir şekilde dünyadan gitmek olacak biliyorum. Bir umut yaşıyoruz. Hiçbirşey olmasa odama kitlerim kendimi, vahşi mağara adamı olarak kalırım. Sadece keyif aldığım şeyleri tüketerek günahkar giderim bu dünyadan. Sanki bunun için gelmişim gibi. Neyle sınandığımı anlamak istiyorum ve bunlar son çırpınışlarım...
 
Bende ailemle imtihan ediliyorum, tabi sadece aile değil bir çok konuda imtihanlarım ağır imtihanlar ne zaman geçecek herşey düzelecek merak ediyorum yoksa bu halde hayata veda mı edecem bilmiyorum, herşey düzelmeden ölmek istemiyorum açıkçası, ben çok isyan ettim çok fazla isyan ettim Allahım üzerimdeki yükleri kaldır dedim rahat olmaya çalıştım ama kalkmadı yükler hatta arttı sonra yine isyan ettim, edince kendimi kötü hissediyorum üzülüyorum tövbe ediyorum ama yine yapıyorum dayanamıyorum.

Aslında şartlar uygun olsa kısa sürede düzelirim ama şartlar uygun değil böyle duruyorum.

Mükemmeliyetçi ve erteleyici yapı bende de var, ertelemenin sebebini sana söyleyim mi şartların hayallerini gerçekleştirmeye uygun değil şuanda o yüzden, bir ışık bekliyorsun o gelsin hepsini yaparsın, inan bana böyle
Öyle şeyler oluyor ki ben hangi işe sarılsam orada herşey patlıyor. İşten kaçmam, tembellik yapmam, he nedir takıntılıyım da...
Şöyle aynı ortamda değiliz ki sabaha kadar anlatayım.

İnan bana sende bende üstü kapalı konuşuyoruz. Birçok dediğimizi çok iyi anladığımızı düşünüyorum. Ney kötüyse hayatımda nasıl biri olmamam gerektiği zihinsel değişimlerime sebep oldu. Mükemmelliyetçi yapımdan tut, erteleme sorunlarım, fomo, fobo sorunlarım. Bilgiye, samimiyete inanmamak gibi, obsesif bir sürü şey geliştirdim. Belki de kompulsif de...Kapımı kitlemeden içerideki odaya gidemiyorum ya oturma odasına, çünkü benim alanıma çöplüğüme kimse girsin bile istemiyorum...Taktım mı kafaya takıyorum. İnternet altyapım düzgün olsa bütün hayatımın değişeceğine inanıyorum. Kendimi kendime kanıtlamadan aslında ölmek istemiyorum. Bu rutin nereye kadar bu şekilde gidecek bilmiyorum. Yani, aslında hiç peşini bırakmıyorum. Belki de başka bir konu bir kırılma noktası var ve anlayamıyorum. Aslında yaşamak da istiyoruz. Zorluyoruz. Kimsenin ahını da almadım, valla aklım almıyor. Arkadaşım (araba aksesuarcı) sen gelince işler iyileşiyor diyor. Başkasına hayat veriyorum ve kendimde sanki kalkan var da bana uğramıyor gibi. Kendime yararım olmuyor nedense. En çok da buna uğraşıyorum, cimri değilim, yardımlaşmayı da severim. Kimse de yanımda olmaz ya neyse, oraya hiç girmeyeceğim. Yok abi yok dengeyi kuramıyorum. Almam gereken ilaç neyse (manevi olarak) onu almamışım işte, çözülmüyor. Alamadığımızın peşine düşüyoruz ister istemez. Bilinçaltımız işgüzar gerçek ile yanlışı ayırt etse...

Bunun gibi 1000 tane konu düşün...
 
Kardeşler birgün forumdan herkes değil ama çok kalabalık olmadan sadece bu konudaki arkadaşlar hepimiz bir kafede görüşelim isterim sohbet edelim isterim.

Anlıyorum tabi, senide diğer arkadaşlarıda aslında aynı kafadayız benzer olayları yaşamışız.

Vallaha İnşAllah hedeflerimize ulaşırız dualarımız kabul olur kardeşler 🤲

@Graveworm @Tevfik

Çünkü çok büyük gerçekleştiremeyecek kadar büyük hedeflerimiz yok ama gerçekleştirmek için şartlar şuan uygun değil durum bu.
Kimseye yük olmayalım diye dışarı çıkamıyorum.
Çevremde arkadaşım dediğim bir kaç kişi de buna dahil.
İnşallah birgün o da olsun tabii ki isterim 🙏👊
 
Dışarıya çok yansıtmam ama son zamanlarda depresyon beni o kadar dibe çekiyor ki nereye kadar geçecek bilmiyorum. Ama üzülerek diyorum ki dilim varmasa bile gerçekten bir hastalıkla ölüp gitmek istediğim çok durumlar oluyor. Çok da bir şey yaşamadım şükür. Ama her şey üst üste gelince kar topu oldu altında kaldım resmen. Bir sene dişimi tırnağıma taktım çalıştım olmadı. O gün eve geldiğimden sonra hiçbir şey iyiye gitmedi. Bir anda yalnız kaldım. Bir hevesle işten çıkıp yorgun argın konsere gidip kimseyi bulamayıp geri dönünce anlamıştım artık bir şeyler eskisi gibi olmayacaktı.
Attığım her adım bir şeylerden kaçmak içindi. Son gün bir şeyler yazdım gideyim dedim araya koyduğum bölüm denk geldi tamam dedim bak herkes git falan tavsiye ediyor şans ver dedim. Her şey yolunda gidiyordu yurt okul düzenimi kurdum arkadaşlarım falan bir anda işler kötüye gitti. Doğum günümde son kez eşyalarımı topladım eve geldim. Çalışsam çok güzel yerlerde olabilirdim ama bir türlü olmuyor. Oturdum bir deneme çözdüm çoğu arkadaşımın gelemediği sonucu yaptım ama çok korkak birisiyim hep bu yüzden yapamadım. Her gün yalan atıyorum çalışıyorum diye çalışmasam sürünücem biliyorum ama çalışmıyorum da. Birkaç soru ile gidebilirim ama bu sene yerleştiğim için 100 bin kişi falan geriye atacak falan aile evinde durmak da çok kötü. Onlar da okumamı istiyor ama gelip de kimse halimi hatrımı sormuyor. Babam desem çocukluğumdan beri ayrılardı. Bu olaylardan sonra kavga ettim artık ölüsü ölüme durumuna geldim. Çok kötü bir durumdayım. Sanki güzel günler gelmeyecek gibiyim umarım düzelir. Biraz da olsa içimi dökmek istedim.
Bu konuyu açan abimize yine teşekkürler ediyorum. Kimse kimseyi tanımasa da burada bunları ifade etmenin özellikle erkekler için önemli olduğuna inanıyorum. Herkesin bu günlerini atlatmalarını sağlayacak çok iyi günlerimiz olsun diliyorum 👊
 

Sende şimdi bize katılmak ister misin?

Kayıt ol

Bize katılım kolay ve ücretsizdir!

Giriş Yap

Zaten bir hesabınız var mı? Buradan giriş yapın.

Foruma Git ?

Bu konuyu görüntüleyen kullanıcılar

Tips
Geri
Üst