Öncelikle bazılarını tenzih ederim. Kurallara uyan motosiklet sürücüsü var mıdır, elbette vardır. Ben genel olarak yorum yapacağım. Ayna kırma akımı, adamı ikiye bölme akımına dönüşebilir. Hayır, üzüldüğüm konu şudur; aynayı kıran kişi, arka tarafı keskin kenarlı aracın arkasında nasıl ikiye bölünmedi, ona üzüldüm. Nasılsa cezasızlık kültürü had safhada dolu dizgin gidiyor. Edenin yanına kâr kalıyor.
Öte yandan: Trafikte motosiklet sürücü terörü diye bir olgu var. Haklı bile olsalar, daha önce yaptıkları haksız eylemlere sayılabilir. Bir defa ünleri çıkmış dokuza, inmez sekize.
Trafik durur emniyet şeridinden g*tüm g*tüm ilerlerler, birisi sağa yanaştı mı ve ya kapı açtı mı kapının keskin kenarı bir taraflarını biçince ver yansın ederler.
Şerit ihlâli yaparak orta çizgiyi kendilerine şerit yaparlar, ya karşıdan ya da arkadan gelen araca çarparlar.
Gidecekleri yere kestirmeden gitmek için kendilerini yaya sanarak; yaya kaldırımında, yaya geçidinde işlerine geldiği gibi hareket ederek, yayaların güvenliğini tehlikeye atarlar.
Ve daha bir çok neden sayabiliriz.
Son olarak şunu da ekleyelim; motosikletin tamponu sürücüsünün g*tüdür. Denk olmayan araba tamponuna maruz kalmamak için, trafikte biraz akıllı olun da o' tampon durduk yere g*tünüze girmesin.